DERELER KAYBOLDU : MOGAN-EYMİR VE İMRAHOR VADİSİ (Geçmişin İzinde / Paşa Alyurt - Milliyet Ankara Eki-16 Ağustos 2020)

 


MOGAN-EYMİR VE İMRAHOR VADİSİ YAPILAŞMA BASKISI ALTINDA

  Prof. Dr. Mehmet Tunçer : Ankara’nın yaklaşık 20 km güneyinde yer alan Mogan Gölü Havzası. Sakarya Nehri Havzası’nın güneydoğu uç kesiminde küçük bir alt havza konumunda olup kuzey-kuzeydoğu kesimlerde 1861 m., batıda 1280m., güneyde 1404m. yükseklikteki sırtlarla çevrelenmiştir.

İmrahor Vadisi havzanın kuzey tarafındaki başlangıcına (Eymir Gölü tarafı) bitişik olarak yer almakta ve havzayı besleyen İmrahor Vadisi’nin Eymir Gölü ile birleştiği bölgeyi içine almaktadır.



Mogan ve Eymir Gölleri ile İmrahor Vadisi, Ankara Kenti yakın çevresinde yüzey ve taban suyu varlığı açısından zengin bir ekosistem oluştururlar. Dava konusu alan, bu göller ile jeolojik ve ekolojik açıdan bağlantılı olması nedeniyle aynı zamanda su sisteminin de parçası olan İmrahor Vadisi, havzanın doğal bir uzantısıdır. Doğa bir sistemler bütünüdür. Bu sistemler arasındaki ilişkiler genellikle insanlar tarafından fark edilemeyecek kadar uzun ilişki halkalarıyla birbirine bağlı ve uzun süreli olabilmektedir. Doğal sistemlere dışarıdan gelebilecek etkiler sonucu doğal dengeyi oluşturan zincirin halkalarında meydana gelen kopmalar zincirin tamamını etkileyerek bu dengenin bozulmasına neden olmaktadır.


Y. Peyzaj Mimarı Öznur Aytekin (Çankaya Üniversitesi):
Kent-kır ilişkisi içerisinde Ankara’nın önemli bir doğal peyzaj değeri olan “İmrahor Vadisi” ni ele aldığım ve Çankaya Üniversitesi, Şehir ve Bölge Planlama Bölümü’nde Mehmet hocamın danışmanlığında hazırladığım Y. Lisans Tezi “ANKARA’NIN SON NEFESİ : İMRAHOR” adı ile kitap halinde geçtiğimiz günlerde yayınlanmıştır. 


İmrahor Vadisini Tehdit Eden Planlar


Bu çalışmada:

·         İmrahor Vadisi’nin korunması ve rekreasyon alanlarına dönüştürülürken alınan karar ve raporlar ışığında incelenmiştir,

·         Mogan, Eymir ve İmrahor Vadisi bütüncül ekolojik sistemi genel olarak değerlendirilmiştir, 

·         ‘’Yeni Güneypark Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Projeleri’’ ile yapılmakta olan yeni yerleşim ve ticaret alanlarının İmrahor vadisine ne gibi baskılar yaptığı incelenmiştir,

·         Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin “Kanal Ankara Projesi”  ve “Millet Bahçesi” plan ve projeleri nin değerlendirilmesi yapılmıştır,

·         Tüm bu kentsel dönüşüm proje ve uygulamaların doğal peyzaj değerleri ve ekolojik çevre üzerinde ne tür baskılar yaratacağını, stratejik olarak doğru planlanıp planlanmadığı araştırılmıştır.

·         Ayrıca, kamu tarafından alınan ‘Kentsel Dönüşüm‘  kararlarının özellikle İmrahor Vadisi özelinde incelenmesi ile ve bu kararların korunması gereken, vadi ekosistemi açısından değerlendirilmesi ile doğal peyzaj değerleri ve biyolojik yapı üzerindeki olası tahribatlar belirlenmiştir.


 


Prof. Dr. Mehmet Tunçer : Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nin yeni açıklaması önemli : ‘Son günlerde ’İmrahor Vadisi’nde kaçak teraslama,  kaçak yapılaşma ile hareketliliğin olduğunu köylüler Mimarlar Odasına bildirdi. Bölgeye giderek yerinde inceleme yaptık. 


Yargı kararlarına rağmen, Millet Bahçesi ve Kanal Ankara projesi devam ediyor. Vadiyi bir duvar gibi çevreleyen  Sinpaş projesini, vadi tabanına yayılan yüksek yoğunluklu yapılaşmayı, yine vadide çimento fabrikasını, tuğla fabrikalarını, tüp depolama alanlarını, hafriyat atıklarını ve kaçak hafriyat alarak vadi yamaçlarının traşlandığını yerinde tespit ettik. Hafriyat atıkları ve vadi yamaçlarında yapılan teraslama ve hafriyat çalışmalarını, kaçak yapılaşmayı saptadık.”




Kanal Ankara Projesi I. Etap

 

Y. Peyzaj Mimarı Öznur Aytekin: Ankara; vadilerini, bağlarını, derelerini ve çaylarının büyük bir kısmını kaybetmiştir. Ankara akarsuları, dereleri, çayları; Kavaklıdere, Hoşdere, Dikmen Deresi, Bentderesi, İncesu Deresi, Bülbülderesi, Bademlik Deresi, Kıbrısköyü Deresi, Hacı Kadın Deresi ve diğerleri çevre duyarsızlığı içinde çarpık ve plansız kentleşmeye nedeni ile önce kirletilmiş, daha sonra üstleri kapatılarak birer kanalizasyon toplama ağına dönüştürülmüştür. Günümüzde de İmrahor Vadisi kentsel dönüşüm ve yapılaşma baskısı altında yok olma tehdidi taşımaktadır.




Tezimde; Metropoliten Ankara’nın kentsel dönüşüm adı altında kırsal alanlara baskı yaparak, kaybedenin doğa kazananın kapitalizmin olduğu sistem döngüsünün içerisinde, yok olma riski altında bulunan İmrahor vadisinin doğal ve kültürel peyzajın nasıl korunması gerektiği hakkında bir yöntem geliştirilmiştir. İmrahor Vadi Sistemi bütününde; Mutlak Koruma, Kontrollü Kullanım ve Aktif Rekreasyonel Kullanım Alanları olarak ele alınacak ve bu konuda kararlar üretilmiştir.
İmrahor Vadisi florası ve faunası ve verimli tarım arazileri ile Tuzgölü’n
den başlayan ekosistemin bir parçasıdır. Ankara’nın rüzgar koridoru, nefesidir. Ankara’ya 20 dakika uzaklıkta olan, arıcılık, yaş sebze tarımı, göletleri ve akan dereleri ile İmrahor Vadisinin, kendi doğallığı ile korunmasına ihtiyaç vardır. Hiç bir beton doğadan daha güçlü nefes aldırmaz.” Ankara’nın son vadisi İmrahor Vadisi’nin mutlaka korunması gereklidir. 


(Tez Sunumunu İzlemek için : 

https://www.youtube.com/watch?time_continue=4035&v=n3MwuceHl-U&feature=emb_logo )

No comments:

Post a Comment