Rahmi M.Koç Müzesi'nde Ankara ve UNESCO Konferansı (08 Şubat 2020)



Ankara Kent Konseyi Kale Çalışmaları Yürütme Kurulu ve Ankara Rahmi M.Koç Müzesi işbirliğiyle gerçekleştirilen, Prof.Dr. Mehmet Tunçer'in “Ankara ve Unesco Dünya Mirası Adayları” ve Dr. Necati Yalçın’ın “Al Gözüm Seyreyle Turu” başlıklı sunumlar, salonu hınca hınç dolduran Kale ve Ankara sevdalılarınca keyifle izlendi. Konuşmacılar, Ankara’nın potansiyelinden söz ederek, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde Ankara’nın adının olmamasına dikkat çektiler.  


 VANDALİZM DÖNEMİ YAPILAN YIKIMLARI SUNDUM 

Çankaya Üniversitesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü Öğretim Üyesi  Prof. Dr. Mehmet TUNÇER konuşmasında  “Koç Müzesi’nde Ankara-Roma karşılaştırması yaparak, korunması gerekli ve UNESCO Dünya Mirası listesine girebilecek arkeolojik ve tarihsel /kültürel değerlerimizi, bu eserlere yapılan tahribatları anlatmaya çalıştım. 

Özellikle Augustus Tapınağı, Hacı Bayram Camisi çevresi, Antik Tiyatro da geçtiğimiz dönemde (Vandalizm Dönemi) yapılan yıkımları sundum. Bu günlerde Ankara Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma dairesi başkanlığı tarafından planlanan çalışmaları içeren bir sunum yaptım.'' ifadelerini kullandı.  Tunçer: ''Ayrıca, Hacı Bayram Camii yanındaki Augustus Tapınağı’nın Roma’daki Ara Pacis Sunağı gibi şeffaf bir müze içerisine alınmasını önerdim.  

minesofuoğlu Instagram posts - Gramho.comAnkara Haberleri - Augustus Tapınağı'na 'Şeffaf Müze' önerisi - Yerel  Haberler

Augustus Tapınağı’nı kapalı bir mekânın içine alırsak muhafaza etmiş oluruz’' dedi. 

UNESCO DÜNYA MİRASI LİSTESİ'NDE ANKARA'NIN ADI YOK 

Dr. Necati Yalçın,  “UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde Ankara’nın adı yok! Geçici listede 2 mekânı var. 

Bunca değerin karşılığı bu olmamalıydı. Bundan sonraya bakalım şimdi. Bugünden itibaren değerlere gerektiği gibi sahip çıkmak gerek. Bu anlamda ‘liste’ için değil belki de kendimiz, gelecek kuşaklar için gayret etmek önemli. Daha sonra her türlü listede Ankara adı bolca görünecektir. 



Tam bu noktada katılımın, sunumların yapılacağı salona sığmayacak ölçüde olması, konuyla ilgili kişilerin salonda yerlerini almış olmaları ve son durumlar hakkında izleyenlere bilgi vermeleri son derece değerliydi. Bu etkinliğin düzenlenmesinde katkı ve katılım sağlayan tüm Güzel İnsanlara sonsuz teşekkürlerimi iletiyorum. İyi ki varlar.” ifadelerini kullandı. 



ANKARA BÖYLE ZAMANLARDA İYİCE GÜZELLEŞİYOR, DAHA DA KIYMETLENİYOR 

Ankara Rahmi M. Koç Müzesi Müdürü Mine Sofuoğlu,  ''Ankara Rahmi M. Koç Müzesi ve Ankara Kent Konseyi Kale Çalışmaları Yürütme Kurulu işbirliği ile Prof. Dr. Mehmet Tuncer’in “Ankara ve UNESCO Dünya Mirası Adayları” ve Dr. Necati Yalçın’ın “Al gözüm Seyreyle Ankara Turu” başlıklı sunumlarını içeren söyleşi müzemizde gerçekleştirdik. 



Sanatçısıyla, akademisyeniyle, esnafıyla kalpleri Ankara’mız için atan güzel insanlar salonu hınca hınç doldurdu. Ankara Kent Konseyi Kale Çalışmaları Yürütme Kurulu başkanı, Ankara eski milletvekili Şevket Bülend Yahnici ve Ankara Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Tabiat Varlıkları Daire Başkanı Bekir Ödemiş de dinleyiciler arasındaydı. Dinleyiciler Ankara’mıza ait, çoğu zaman bakıp da göremediğimiz pek çok kültürel zenginliği adeta nefessiz dinlediler. Ankara böyle zamanlarda iyice güzelleşiyor, daha da kıymetleniyor.'' ifadelerini kullandı. 



Şevket Bülent Yahnici yazılarıyla artık Ngazete'de!
ANKARA SEVDAMIZ,. ANKARALI OLMAYI HAYATIN  ve KADERİN MUTLU TESADÜFÜ OLARAK GÖRDÜK 

Ankara Kent Konseyi Kale Çalışmaları Yürütme Kurulu Başkanı Şevket Bülent Yahnici, ''Ankara sevdamız. Ankaralı olmayı hayatin ve kaderin mutlu tesadüfü olarak gördük.'' dedi. "Türkiye’nin kalbi" olan Başkentimizin Türk dünyasının gözbebeği ve dünyanın gıpta ettiği, saygı ile bahsettiği bir şehir konumuna gelmesi de Ankaralılar olarak gönlümüzün isteği... "Ankara’nın kalbi"nin ise Altındağ'da, yani eski şehrimizde attığına inanıyoruz. Bu inançtan yola çıkarak da eski şehri tarif ediyor ve bunun kalbine de Kaleyi yerleştiriyoruz. 

Bu anlamda da Şehrimizin tarihten getirdiği değerleri anlatmaya gayret ediyoruz. Tarihi bakımdan, taşıdığı arkeolojik değerler açısından, kültürel miras açışından sahip olduğu güzellikleri gün yüzüne çıkarmak, korunmalarını sağlamak, güncel sanatla da birleştirerek bütünüyle bu zenginliği büyük bir turizm destinasyonu olarak yerliye, yabancıya sunmak... Aslında yapmaya çalıştığımız işlerin özeti budur. İşte tam bu noktada bu ise gönül vermiş Kale dostları, eski şehrin kıymetini bilenler ve Ankara’yı hak ettiği yerlere taşımaya ahdetmiş dostlar devreye giriyor. Konuyla ilgili en güzel son örneği, Koç Müzesi’nde yaşadık.

Cumhuriyet tarihinin ilk müzesi: Ankara Kalesi haberi - Arkeolojik Haber -  Arkeoloji Haber - Arkeoloji Haberleri

(Kaynak : https://www.arkeolojikhaber.com/haber-cumhuriyet-tarihinin-ilk-muzesi-ankara-kalesi-15837/)

 İki Ankara sevdalısı/gönüllüsü dostumuz, bizlere Ankara’nın tarihten getirdiği güzellikleri, kültürel/arkeolojik varlıkları nefis sunumlarıyla aktardılar. Üstelik sadece Kale ve eski şehir itibarıyla değil, ilin bütün çevresiyle ilgili sunumlarıyla nasıl büyük bir değeri farkında olmadan yaşadığımızı gözler önüne serdiler. Prof.Dr. Mehmet Tuncer ve Dr. Necati Yalçın hocaların sunumunu keyifle izledik, dinledik. 


UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne girecek nitelikteki – ama maalesef ihmal ettiğimiz – güzellikleri, "Al Gözüm Seyreyle" turuyla gözler önüne serdiler... Yerlisi, yabancısıyla insanların Ankara’yı bir başka gözle görmelerini istiyorsak önce Ankaralıların gözünü açmak zorundayız. Bu anlamda çok faydalı iki sunum/söyleşi oldu... Söyleyenlere, dinleyenlere, dinleyip hisse çıkaranlara teşekkürler.” ifadelerini kullandı. 



No comments:

Post a Comment